Kırşehir ve Dulkadiroğulları
Yeni sayfanın 
KIRŞEHİR VE YÖRESİNİN TARİHİNDE DULKADİROĞULLARI BEYLİĞİ DÖNEMİ
(1404-1614)

Kırşehir'in bilinen tarihinin (M.Ö.3000-2000) Tunç Dönemine rastladığı,1938 yılında Dulkadirli Hashüyük köyünde yapılan kazılardan ilk Tunç Çağı Dönemine ait kalıntılara rastlandığı görülmaktedir.

Kırşehir,medeniyetin beşiği olan Anadolu'nun ortasında yer alır.Çok önemli coğrafi konumu sebebiyle başlangıçtan günümüze kadar önemli kültürlerin yaşandığı bir yer olmuştur.

Günümüze kadar Türkiye Cumhuriyeti Devleti dahil 9 yönetim dönemine,9 Medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Bunlar;
M.Ö.1850-1200 Döneminde Hititler,
M.Ö.546-322 Döneminde Persler,
M.Ö.333-M.S.18 Döneminde Kapadokya Krallığı,
M.,S.18-395 Döneminde Roma,
M.S.395-1071 Bizans,
1071-1308 Döneminde Selçuklu ,
1309-1451 Beylikler ve Osmanlı Dönemi
ve en son Türkiye Cumhuriyeti Devleti .

Beylikler dönemine ise Kırşehir 1365'de doğuda kurulan Eratna Beyliği'nin hakimiyeti altına girmiş,1381'de de Kadı Burhaneddin 18 yıl Kırşehir'de hüküm sürmüştür.

1394'de Timur'un Anadolu seferi sırasında Timur'u destekleyen Karamanoğulları ,Kırşehir'e saldırarak şehri yağmaladılar.1396'da Timur'un geri dönmesi üzerine,Kadı Burhaneddin, Karamanoğulları'nın üzerine yürüyerek yağmalamanın öcünü aldı.1527'de Kalender Çelebi'nin (Hacı Bektaş Veli müritlerinden)isyanını Sadrazam Sinan Paşa'nın durdurduğunu, 2.Mahmut Döneminde Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'nın ordusu ile Kırşehir'e uğradığı , 1874 yılında Kırşehir'in büyük bir kıtlıkla karşılaştığı tarihi süreç içinde bilinmektedir.

Kırşehir 1867 yılında Bucak,1869 yılında İlçe,1870 yılında Sancak,1921 yılında bağımsız mutasarrıflık,1924 yılıında il merkezi olmuştur.(1993-Kırşehir İl Yıllığı)

Dikkat edilirse Anadolu Türk Beylikerinden biri olan (1337-1522 yılları arasında 185 yıl Elbistan ve Maraş başkentleri olmak üzre bugünün Gaziantep, Mardin, Diyarbakır, Kozan,Kadirli,Malatya,Sivas,(Yeni İl),Ankara ,Kırşehir, Yozgat(Bozok) ,Kayseri, Elazığ, Erzurum, Hatay, Kırıkkale bölgelerinde hüküm süren Dulkadiroğulları Beyliği'ne Kırşehir İl Yıllığı'nda hiç yer verilmemiş, Kırşehir ile ilgili bazı kayıt ve araştırmalarda ise .Bir ara Karamanoğulları ve Dulkadiroğulları'nın saldırısına uğrayan şehir yağmalanmıştır. Şeklinde yıkıcı ve yargılayıcı bir yoruma alıntı ile yer verilmektedir-.

(1398-1443 ) Döneminde Dulkadirli Hükümeti'nin başında bulunan Nasireddin Mehmed Bey zamanında Kayseri.,Develi,Ortaköy,Ürgüp ve Harput Dulkadiroğulları'nın yönetimine geçmiştir.Bu dönemde Osmanlı Devleti Hükümdarı Yıldırım Beyazıt,Timur'a yenilmiş,Osmanlı temelden sarsılmıştı.(1402)Dulkadiroğlu Nasireddin Mehmed Bey, Çelebi Mehmed'e yardım etti. Bu yardımlaşma 2.Murat döneminde de devam etti. Karamanoğulları'na karşı Osmanlı,Dulkadirlileri tuttu(1430)

Dulkadirli Hükümdarı Alaüddevle Bozkurt Bey'e (1480-1515) Osmanlı Padişahı Fatih tarafından dirlik- olarak verilen yerler aşağıda gösterilmiştir(Yinanç-1989).

KIRŞEHİR'DE ALAÜDDEVLE BEY'E DİRLİK OLARAK VERİLEN YERLER VE KALAN DİĞER ESERLER

Fatih döneminde Kırşehir Sancağı Alaüddevle Bey'e tımar olarak verilmiştir. Alaüddevle Bey, Kırşehir'in Budaközü nahiyesine tabi Bey Kışlası mezrasında ikamet etmiştir. Kırşehir başta olmak üzere Alaüddevle Bey'e dirlik olarak verilen yerler o zamanki adları ile şöyledir:

Kızılcaköy, Mucur, Salanda, Ortaköy, Koçaç, Hüseyin Abat nahiyesine tabi Perçem, Yatankavağı, Sofular, Kavurgalu, Saru Hoca köyleri, Budaközü nahiyesine tabi Öyük, Üç Karaağaç köyleri ve Bey Kışlası, Yassıviran, Topan, Kavukağaç, Ebeguli, Lodran, Çarık, Üçorgun, Tahir Kara Talı, Kovaağaç, Kirmide, Gölhisar, Seracak, Horka, Hatip mezraları ile Cisr-i Sahip, Kızılöz, Akşenir, Malya, Semiryan, Alpi, Öşürlü Yüzü, Evrenderesi, Kolpak, Araklu, Gömlen, Yaylacık, Bekinli, Daruözü, Gümüşcek, Agoyuk nahiyelerinde muhtelif araziler, kışlak ve yaylaklar ile Varsat aşiretleri olmak üzere 25 bin akçelik tımardır.

Kırşehir tahrir defterlerinin incelenmesinden Dulkadir Bey'i Alaüddevle Bey'in Kırşehir'de yaptırdığı ve o zamanki adları ile kayıtlara geçen eserler şunlardır:

-Karayusuf İni Köyü Camii : Köyün malikanesini de camiye vakfetmiştir.

-İğdecik Köyü Camii : Bu köye bağlı Yanıkbey ve Gökçe Öyük mezralarını camiye vakfetmiştir. İğdecik köyü Süleymanlı kazasının Çiçekdağı nahiyesine bağlı olup, vakıf mezralarını Sarı (Sarım) Beyli cemaati ziraat ediyordu. Bu gün Kırşehir Merkez'e bağlı İğdecik köyü aynı adı taşımaktadır.

-Hacılar Köyü Camii : Bu köyün gelirini camiye vakfetmiştir. Bu gün Kırıkkale ilinin Hacılar beldesi aynı adı taşımaktadır.

-Halifelü (Ağce Meşhed) Köyü Camii : Boyalı ve Evencik mezraları camiye vakfedilmiştir. Bu gün Kırıkkale ilinin Merkez'e bağlı Halifeli (Işıklar) köyü, bu adı taşımaktadır. O yıllarda Kırıkkale ilinin sadece Kırık köyünden ibaret oluşu dikkate alındığında şehrin doğusunda bulunan Yozgat ve Sungurlu'nun Dulkadiroğlularının egemenlik alanı içerisinde bulunduğundan Halifeli'nin burası olması mümkündür.

Dolaysıyla Alaüddevle Bey'in,yönetim döneminde sayılan bu yerler Dulkadirli Devlet'inin egemenliği altında olup,dirlik olarak verilmişti.

Dulkadiroğulları Beyliği'nin en kudretli hükümdarı olan Alaüddevle Bey,yönetim döneminde evlatlarından Şahruh Bey'i Kırşehir'e,Süleyman Bey'i Bozok'a (Yozgat), Durak Bey'i Adıyaman'a Sancak Bey'i olarak atamıştır.

Yavuz Sultan Selim,Şah İsmail ile savaştığı Çaldıran seferine çıkar.Alaüddevle Bey için ne güzel bir fırsat! Fakat Alaüddevle Bey,tam tersini yapar ve Yavuz Sultan Selim'i arkadan vurmaya çalışır.Osmanlı tarihinde bu olay hıyanet olarak adlandırılır.Haylbuki asıl tehlikenin nereden geldiğini sezmiştir.Şah'tan intikam almak tatlıdır,fakat padişaha hürriyetini kaptırmak çok acıdır.Bir tarafta uzaaklaşan dünün acı hatırası,diğer tarafta yaklaşan yarının tehlikesi .Şaha yüklenmenin zevki,Padişaha karşı durmanın vazifesi.Bir yanda duygular,diğer yanda irade.Doksaanlık Alüddevle Bey vazifeyi zevkten,bağımsızlığı intikamdan üstün tutmuştur,kalbinin sesini kafası ile bastırmayı bilmiştir.Doğrusu yaman adammış..(Sevük,1952)

İşte "..kalbinin sesini kafası ile bastıran" Alaüddevle Bey,12.06.1515 günü Turna Dağ savaşında torunu Yavuz Sultan Selim tarafından öldürültmesinden sonra,Beyliğin başına Dulkadiroğlu Şehsuvar Bey'in oğlu Ali Bey getirilmiş,Ali Bey de Eyaletinin 5 sancağından biri (Diğerleri Bozok,Kayseri,Maraş(Dulkadir),Kars-ı Dulkadir) olan Kırşehir'den ayağını çekmemiş,bayındırlık alanında önemli çalışmalar kapsamında ,bölgesi dahilinde Kayseri'de sadece Cüzzamlılar için özel bir hastane yaptırmıştır.Ali Bey'in oğlu Kara Han Bey,onun oğlu Cafer Bey ise Kayseri Sancak Beyliği yapmış olup,1600'e doğru Kayseri'de vefat etmiştir.

1398'de Kadı Burhaneddin'in öldürülmesiyle Bozok bölgesi Osmanlı padişahı Yıldırım Beyazıt'ın eline geçtiyse de bu çok uzun sürmedi.Ankara savaşının akabinde bölgeye Timur'un çoğunu Karaman,Kırşehir,Kayseri,Yozgat havalisindeki Kara Tatarları Türkistan'a götürmesi sebebiyle Bozok'a 1404'de Dulkadir Türkmenleri yerleşttiler.(USLU,1990)

Bozok'a yerleşen Dulkadirli ve Halep Türkmenleri idi.Bunlar; Gedük'te Ağca-Koyunlu,Şam-Bayadı,Karataş'ta Tecirlu,Salmanlu,Kavurgalu,Söklen ve Hisar Beğlu'den meydana gelmektedir.(Dulkadiroğlu-2002)

Bozok Valisi(Alaüddevle Bey'in oğlu) Şahruh Bey(1522-1607) bugünkü Çandır ilçesi Kozan Köyünde oturmakta idi.Bu tarihlerde Yozgat, köy konumunda idi.Kırşehir de Bozok hinterlandında bulunduğundan Şahruh Bey aslında bugünkü Kırşehir bölgesinin de Sancak Beyi idi.Üç oğlundan Mehmet Han Kars,Bayburt(Erzurum) ve Bosna(Prizren) Sancak Beyliği yapmıştır. Keza Ali ve Ahmet Beyler de Sancak Beylikleri yapmışlardır.(Dulkadiroğlu-2002)

Kırşehir Dulkadiroğlu Kolu Şahruh Bey'in evlatlardından Mehmet Han'ın oğlu Hüseyin Bey'in torunlarıdır.Alaüddevle Bey'in diğer oğlu Süleyman Bey ise Kayseri Sancak Bey'i idi.(Dulkadiroğlu-2002)

Şahsuvar Bey'in oğlu Ali Bey (1515-1522) Alaüddevle Bozkurt Bey'in öldürülmesinden sonra Dulkadiroğulları Beyliği'nin başına geçirilmiş, Osmanlılara müşgül durumlarında her türlü desteği vermiş,kuvvet komutanı görevinde bulunmuş ama Ferhat Paşa'nın kışkırtması ve Kanuni'nin gizli fermanıyla hileyle öldürülmüş bir yiğitti.Ali Bey'in Öldürülmesi Anadolu'da "Osmanlı yiğit basandır."sözünün giderek yayılmasına yol açacaktı.(Yalman-1977)

Edebiyat Tarihçisi bir yazarımız "Maraş ve Kanlıderesi" adlı makalasinde Ali Bey için Dulkadiroğulları'nın bağımsızlığı elden gider ama taht kalmıştır.O tahta oturan Ali Bey'in başında taç yoktur ama yüreğinde sadakat vardır.Demekle halkın o zamanki duygusuna türcüman olmaktadır.(Sevük,1952)

Dulkadiroğlu Ali Bey'in başarıları ,Osmanlı'nın Hırvat devşirmesi ve padişahın eniştesi olan Ferhat Paşa'nın kıskançlığı ve hasedine neden olmuş,devrin padişahı Kanuni'den aldığı fermanla davet ettiği misafirini dört oğluyla birlikte Tokat Artova'da öldürtmüştür.Bu ihanete bütün Türkmenler gibi Kırşehirli Ozan Kara Mıstıl(Mustafa) da çok üzülmüş ve aşağıdaki ağıdı yakmıştır.(Karaer-1988)



İkide bir üstümüze gelirsin
Neniz aldık Sultan bizde neniz var?
Dünya benik deyi dava kılarsın
Neniz aldık Sultan bizde neniz var?

Giden ordunuzu durdurmadık ya
Pusular kurup da kırdırmadık ya
Beyiniz paşanız öldürmedik ya
Neniz aldık sultan bizde neniz var?

Beşbin atlı verdik çölleri aştın
Mısır'da kafirin tahtını yıktın
Düşmana yanaştın bize hor baktın
Neniz aldık sultan bizde neniz var?


Size verdik koç yiğidin hasını
Talan ettin yurdunu obasını
Türkmenler eylesin onun yasını
Neniz aldık sultan bizde neniz var?

Çıktı yaylamızda bile yayladı
Vardı padişaha bizi koğladı
Yıktı aşireti viran eyledi
Neniz aldık sultan bizde neniz var?

Bizim tavlamızda atların bağlı
Söz verdin durmadın çiğerim dağlı
Sen Osmanoğluysan ben Türkmenoğlu
Neniz aldık sultan bizde neniz var?

Senin bu işlerin acep değil mi ?
Er üstüne gelmek hicab değil mi?
Senin anan bizim Colap değil mi ?
Neniz aldık sultan bizde neniz var?

Kara Mıstıl eydür sürün devranı
Bir gün geçer şu ömrüyün kervanı
Başı kızıl tuğlu şol Selim hani?
Neniz aldık sultan bizde neniz var?




Kırşehir Tarihi'nde Dulkadiroğulları'nın 1404 yılından itibaren önemli etkisi olduğu halde,-geçerken uğradı- babından ";..bir ara Dulkadiroğulları'nın eline geçti,"Du0lkadiroğuları şehri yağmaladı"; gibi bir cümle ile ,yüzelli yılı aşkın bir egemenlik dönemi silinmek istenilse de o günkü Kırşehir'i de içine alan Bozok bölgesindeki bugün ayakta kalabilen bayındırlık alanındaki eserleri görülürse belki tarih araştırıcılarını yeni bir düşünceye sevk eder.

Kırşehir'de Dulkadiroğulları'nın kurduğu ve ikamet ettiği Dulkadirli adıyla anılan 6 köy (Dulkadirli adını taşımayan Çimeli,Çağırkan ve Avcı köyleri) ve 40'a yakın başka köy ve ilçeyi,Yozgat'ta a yakın köyü,Kırıkkale'de 35 civarında yerleşim yerini kurmaları,Kırşehir'de 60'ı aşkın Karacakürt aşiretini de içine alan Mucur,Kaman,Çiçekdağı,Boztepe ve Yozgat, Çorum- Sungurlu'ya kadar uzanan bir bölgedeki faaliyetleri,araştırdıkça altından Dulkadiroğlu hatırası fışkıran bir kavmi yapı karşımıza çıkmaktadır.(Dulkadiroğlu-2002)
Kırşehir'in ilçeler dahil 266 köyü bulunmakta(BELDELER DAHİL),bu köylerden 120'ye yakını Dulkadirli Eli'ne bağlı aşiret,cemaat veya boylarınca kurulmuştur.(GÜNDÜZ,2006)

17.ve 18.yüzyıllar Anadolu'daki karışıklıklar,merkezi otoritenin kaybolduğu yıllardır.Anadolu'daki bu boşluktan istifade eden mahalli kabileler ve yöneticiler ortaya çıkmıştır.Bu döneme "Ayanlar Dönemi"; denmekte olup,Anadolu'da 20';nin üzerinde Ayan bulunduğu bilinmektedir. İşte süregelen bu dönemlerde ve Cumhuriyet Türkiye'sinde bölgemizde (Kırşehir,Bozok,Kayseri) söz sahibi,bazen ayan konumunda, bazen "Ağa"bazen "Bey"bazen "Efendi"ünlemesiyle toplum önderi olanları şöyle özetlemek mümkündür.Söz konusu toplum önderleri asker alma işleri,bölgesel vergi toplama,küçük uyuşmazlıkları çözmek gibi görevleri üstlenmişlerdi.

Örnek olarak, Kırşehir Dulkadirli Köyünde: Dulkadiroğlu Acayip(İsmail Bey) Ağa,Molla Mustafa Efendi, Delibaşı Ağa(Mehmet Bey), Ali Bey,Esat Ağa gibi..Bugün Dulkadirli Kasabasında bulunan Yer Altı Şehri'ni Dulkadiroğlu Ağalar geçmişte adına tapulayarak yıkılmasını önlemişler,bu gün Yer Altı Şehri kısmen ziyaretçilere açık olup,Kapadokya'nın giriş noktasında bulunmaktadır.

Bozok (Çorum İline Bağlı Sungurlu ilçesi ve Boğazkale ilçesi, Eski adı Boğazköy iken ilçe olduktan sonra adı Boğazkale olarak değiştirilmiştir.) Boğazkale ve Sungurlu'nun hakimi olan Dulkadiroğulları'nın (Bugün Dölarslan soyadını taşımaktalar ve Arslanpaşazade olarak bilinmektedirler.) Cumhuriyet Döneminde ağalıkları son bulmuştur.(www.boğazkale.gov,tr.Dulkadiroğlu-2002)

Bilindiği üzere Boğazkale, Hititlerin başşehri Hattuşaş'tır.Ama kentlerin,yazıtların ve sanat eserlerinin bulunmasıyla,Hititler de sisler arasından adım adım tarih sahnesine çıktı.1904 yılında Sultan Abdülhamid'in sürgüne yolladığı Dulkadiroğullları soyundan toprak ağası Ziya Bey,bir gün İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne çivi yazılı bir tablet getirdi.Ziya Bey,sürgün yerinde bu taş tabletlerden daha pek çok örnek olduğunu söylüyordu.(Günel-2001)

Ziya Bey'in 1904 yılında sürgüne gönderildiği söz konusu haber yorumda belirtilmekte ise de,Dulkadiroğulları bu bölgeye 12.6.1515 tarihinde Beyliğin Osmanlı Devleti'ne ilhakından hemen sonra geldikleri bilinen tarihi bir gerçektir.(Dulkadiroğlu-2002)

İşte Ziya Bey'in duyarlılığı ve memleket sevgisi ülkesine 3 bin yıllık kayıp Hitit Uygarlığı'nın bulunmasını sağlıyordu..Kırşehir Dulkadirli'de bulunan şimdi Yer Altı Şehri olarak anılan ama tarihte "Hitit Hapishanesi"olarak bilinen -Bezirhaneyi- Kırşehir Dulkadiroğulları da sahiplenerek günümüze intikalinde köprü olmuşladır.Dolaysıyla Dulkadiroğulları'nı, bölgemizde bulunan iki Anadolu Uygarlığı'nın hem yeni sakinleri ve hem de mucitleri olarak adlandırsak mübalağa etmiş sayılmayız.

Kayseri'nin Tomarza ilçesine bağlı Gülveren,Harsa(Güzelsu) ve Bel köyleri merkezi olmak üzere Dulkadiroğlu Davut Bey'in 1580'de Zamantı ve Kayseri Bölgesinin Sancak Alabeyi olarak görevlendirilmesine ferman verilmiştir .(www.gulverenKayserı.com.,Dulkadiroğlu-2002)

Kırşehir,Yozgat ve Kayseri'de Dulkadiroğulları'nın yaptırdığı eserler,aradan 500 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen tarihe şahitlik etmektedir.

Kayseri'de Hatuniye Medresesi,Kayseri Kalesi'nin esaslı bir tamiri,Pırabaşı'nda Şahsuvar Bey tarafından yaptırılan bir cami ve Dönabdal Zaviyesi,Pazarcık'ta Mihriban Zaviyesi,Afşin yakınlarında Ashab-ı Keyf'te bir Medrese,bir Zaviye ,bir Mescit,Kayseri'nin onlarca köyünde halen ayakta duran cami,mescit,zaviye bulunmaktadır.(Gündoğdu-1986)

Yozgat-Çandır'da Şahsultan Türbesi(Şahruh Bey'in karısı adına yaptırılmıştır.)

Kırşehir'e Ali Bey'in (1515-1522) oğularından Şahruh Bey atanmış,bu dönemde Süleyman Bey'de Bozok Sancak Bey'i olarak görev yapmıştır.(Dulkadiroğlu-2002)

Nedendir bilinmez tarihte 185 yıl Hükümranlık yapmış Dulkadiroğulları Beyliği'nin kendi adıyla anılan ve 1831 yılına kadar Maraş'ın "Dulkadir"olan adının zorlama ile Maraş yapılması,bugün de verilen yeni adının anlamına yaklaşmak için M.Ö.kayıtlarla izah edilmeye çalışılması,

Kars-ı Dulkadir olan,bugün de "Dulkadir Pazarı" olarak semtlerde yaşayan bu ismin Kadirli olarak değiştirlmesi,
Hep izahtan varestedir.
Ancak hemen hatırımıza gelen Aydınoğulları'nın adının Aydın'da,Karamanoğulları'nın adının Karaman'da,Osmanoğulları'nın adının Osmancık'ta yaşatılıyor olması tarihe saygının en güzel örnekleri olarak karşımızda durmaktadır.Oysa Dulkadiroğulları'nın yetiştirdiği ünlü tarihçi Bayati Hasan'ın,Diplomat Nasireddin Mehmet Bey'in,eşine rastlanmayan bir komutan,ilim ve hayrat sahibi,kendinden önceki ceddinin yaptığı gibi temiz ve helal mallarıyla medrese ve zaviyeler yoluyla vakıflar kuran Alaüddevle Bozkurt Bey'in,ilim ve secaati ile tanınmış,hassas ruhlu ve şair tabiatlı Şahsuvar Bey'in,değerli bir yönetici , dostluğu aranan ve Anadolu halkının gönlündeki Sultan Ali Bey'in adının yöneticilik yaptığı bir bölgemizde yaşatılıyor olması ne kadar isabetli ve kadirbilir asil bir davranış olurdu !..

Kırşehir'de Dulkadiroğuları tarafından yaptırılan eserler:

-Ahi Evran Camii ve Türbesi: Kırşehir merkezde 1481 yılında Alaüddevle Bozkurt Bey yaptırmıştır.

-Hacı Bektaş Balım Sultan Türbesi : Bugün Nevşehir'in Hacı Bektaş ilçesinde olan Türbeyi 1516 yılında Dulkadirli Eyaleti başkanı Şahsuvar oğlu Ali Bey yaptırmıştır.

Kırşehir Tahrir Defterinin incelenmesinden Dulkadirli Bey'i Alaüddevle Bey'in Kırşehir'de o zamanki adlarıyla kayıtlara geçen eserler şunlardı:

-Karayusuf İni Köyü camii:Köyün malikhanesini de camiiye vakfetmiştir.Bu camiinin Dulkadirli İnlimurat Köyündeki 1963 yılında yıkılmadan önceki cami olup,bu tarihte torunları tarafından yıkılarak yerine aynı mimaride sanat kaygısı olmayan bir cami yaptırılmıştır.(Dulkadiroğlu-2002)

-İğdecik Köyü Camii

-Hacılar Köyü Camii

-Halifeli;(Ağca Meşhed) Köyü Camii.Kırşehir'in bu adla bilinen bir köyü yoktur.Kırıkkale merkez ilçeye bağlı adı isimli bir köy olup,adı Işıklar olarak değiştirilmiştir.(Dulkadiroğlu-2002)

-Kaman Aydınlar(Sofular) Köyü Camii

Bir şehri ele geçirmek ,ya sulhen ya da savaşmakla mümkün olur.Savaşla alınan bir şehir,eskiden ve şimdi de(Yer altı kaynakları zenginliği petrol gibi) ganimet için değilse daha sonra imar edilir ve yaşanır hale getirilir.O günkü Anadolu'da sağlam bir Türk birliği sağlanamamış olup,yer yer başka unsurlarında yaşadığı bölgeler,nüfuzlu Türkmen Hükümetlerince sık sık el değiştirmiştir.Bu bakımdan tarihi olayları bugünün şartlarında değil,o günün şartlarında değerlendirmek daha gerçekçi bir yaklaşım olur.
(TEMMUZ 2006)


KAYNAKÇA ::
1)Faruk SÜMER,Oğuzlar(Türkmenler),1972-Ankara
2)Kırşehir İl Yıllığı-1993
3)Ahmet DULKADİROĞLU,Kırşehir ve Yöresinin Kavmi Yapısı Dünden Bugüne Dulkadiroğulları,Ankara-2002
4) Cenupta Türkmen Oymakları,1977-Ankara
5) Mustafa Necati KARAER,Vakıa ve Destan,1988,Sanat ve Edebiyat Dergisi-1954
6) Boğazkale-Hattuşaş İnternet Siteleri Arama Motorları
7) İbrahim GÜNEL,24.04.2001,Radikal Gazetesi,Vedat Nedim Tör Müzesi
Hamza GÜNDOĞDU(Doç.Dr.) Dulkadirli Beyliği Mimarisi ,1986-Ank.
9) İsmail Habib SEVÜK,Maraş ve Kanlıderesi,10.10.1952 Cumhuriyet Gazetesi
10)Ahmet GÜNDÜZ(Yrd.Doç.Dr.)Türkmen Yurdu Kırşehir Tarihi,Aşiretleri,Cemaatleri,Boyları,Çorum,2006

Kaynak:Ahmet Dulkadiroğlu
içeriği
coprasik-koyu@hotmail.com
 
ÇOPRAŞIK // ÇİÇEKDAĞI // KIRŞEHİR
 
HABERLER
 
GAZETELER
 
center>
mansetler

 
Bugün 5 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol